29 Ocak 2011 Cumartesi

teknik bir konu.....fotoğraf = resim Mi demektir?


                          ocak 2011, ev

..........................

snL : bir de şuradaki resimlere göz atalım..

ben : resim değil fotoğraf...

snL : koskoca windows bile resim (picture) diyor...

ben : !!! ???........

..........................


Eskisi kadar katı değilim bu konularda. Türk Dil Kurumu' nun sayfasında da bu durum hata olarak görülmüyor. Ama yine de ayrım olduğunu düşünenlerin -benim gibi- hassas davranmalarında fayda görüyorum.

Işığın grafiğiyle yakalanan görüntü ile fırça darbeleriyle tuvale düşen görüntü;

bence iki farklı ismi hakediyoR...


26 Ocak 2011 Çarşamba

kendimLe fotomaraton

Fotoğraf çekmenin bazı halleri vardır. Mesela konulu fotoğraf; Evrim' in yaptığı gibi bir konu seçip o konuyu işlemek, hikayelendirmek. Bir diğeri de fotomaraton; nasıl mı? Yine grupça bir konu seçip bir-iki saat içinde ne çekebiliyorsak o. Yarışma hali de olabilir bu. İki saat sonra toplaşılıp birinci seçilir. Hem keyiflidir hem sınırlarınızı zorlar.

Ben de o keyifli günümde Bostancı  sahilini seçtim kendime ama grup değildik; tek başımaydım.Oraya gitmeden çok sevdiğim bir arkadaşımla kahve içtim; sahile ulaşana kadar bülent ortaçgil dinledim ve işte çıkan sonuç...

Buyrun efendim...






Fotoğraflar sırayla... İlk bu köpek karşıladı beni... Uyuyordu... :)




Dönüşte keyif yapan bu adam. Üstelik sahile bisikletle gelebilecek kadar rahat.
Kıskanmamak mümkün mü?




Akşama doğru...Sükunet...




ve son kare... bu iskeleyi çok seviyorum. iskele ama karayla bağlantısı yok...

ocak 2011, bostancı
                       

Fotoğraf çekmek için çıkmamıştım o gün...Ama makinem iyiki yanımdaymış. Siz de meraklıysanız fotoğrafa, yanınızda olduğunu unutarak beklenti içine girmeden taşıyın bence makinenizi. O zaman karşınıza bir AN çıktığında daha bir keyiflenirsiniz...

22 Ocak 2011 Cumartesi

bir konuK...evrimin danSı





galatada balık bekler birileri, gündüz




gece...




ve tutar !




balık satar birileri,




birileri pişirip satar.




balık beklerken gece soğuk basar,




ısınmak, ısıtmak gerekir




galatada, gece soğukta balık tutarken birileri...




birileri balık yer, rakı içer.




birileri bekler...




birileri beklentisini kaybetmişlerin başını bekler...




galataya bakınca, galatadan bakınca...

                                                                                                                  2010,galata    evrim faydaLı



                      mayıs 2006, kapadokya


Kaç kişiydik hatırlamıyorum toplamda...
Ama çok özel ve güzel bir gruptuk daha hayat yolunun başında.
Üniversitenin ilk yılıydı; en tıfıl hallerimizle buluşmuştuk kulüpte. Sen İstanbullu kolej kızıydın kendiyle barışık...Saçlarına hayran hayran bakardık... Meğer büyülü kapadokya vadisinde büyümüş bir toprak insanıymışsın, tanıdıkça anladığım...

Tam onaltı yıl geçmiş...Başımızdan da neler geçmiş...Ama aramıza uzaklıktan başka birşey girmemiş...Bak hala beraberiz. Hala fotoğraf çekmeyi seviyoruz. En güzeli de bu...

Bakıldıkça değeri artan, bambaşka bir seriyle baLoda danS a katıldığın için çok teşekkür ediyorum evrimcim...

19 Ocak 2011 Çarşamba

sevGi

                       ocak 2011, ev

Peki, nasıl gelmiştik buraya; bu tezgahın başına.

Sen çocuktun, ben annen...

Birbirimize oynadığımız bitmez tükenmez oyunlarımızın belkide en eğlencelisi cumartesi kurabiyeleri...

İşte bir tanesini daha tamamlamıştık; ben değil sen yapmıştın bunları !


Fırından çıkar çıkmaz bir tanesini "soğumuş bunlar" diye ağzına atmıştın. "içi çekmemiştir" dememe kalmadan "karnımda çeksin içini" cevabını yapıştırmıştın...

.....................................
Sen mi anneydin ben mi çocuk? Zamanla cevapları birbirine karışan zor bir soru bu...
.....................................

Ama en önemlisi,  her zaman fırında pişen kurabiye kokusu sarsın evinizi; sevginin ve huzurun kokusu çünkü  O...

15 Ocak 2011 Cumartesi

bir konuK...hayaL şarKı...

                        2006 yaz, olimpos

bir hayalim var!

insanların bir arada, kardeşçesine yaşadığı bir dünya hayali.
kendinden farklı olana saygı gösterilen bir dünya. insanların fikirleriyle, diliyle, diniyle, ırkıyla, cinsel tercihiyle yargılanmadığı; kinin, öfkenin, nefretin, ön yargının, kıskançlığın yer almadığı bir dünya. kadının erkek karşısında eşit olduğu, çocukların çocuk kaldığı bir dünya.

"benim bir hayalperest olduğumu düşünebilirsin ama bir tek ben değilim.
Umarım bir gün sen de bize katılırsın."
(the beatles - imagine)
                                                                                                    
                                                                                                                                   irem gülmez

                                                     kasım 2010, fatiH

okur...
sıkı okur...
farkLı bakar...
kendini onun yanında kültürsüz hissedebilirsin zaman zaman...

birileri gıdıklıyor gibi gülmeyi başarabilen sünger bob hayranı sevgili fiL hafızaya baLoda danS a katıldığı için çok teşekkür ediyorum...

not: şimdi bu otobüse doluşup gidebilmek vardı...

12 Ocak 2011 Çarşamba

yapboZ


                         kasım 2010, zeyrek

O gün, bir çocuktan arta kalmış yapboZ; göçebe hayatına başladı. Rüzgar onu savururken, yapboz bütününden koparılmıştı biLe...Bu üçlü de ben ilerlediğim aN dağılacaktı.

Başka bir çocuk tekrar birleştirmeye kalksa; tamamını bulamazdıki... Cam kırıkları gibi... Denenebilir ama eskisi gibi olmaZ...

Sokakta unutulduysa, demekki vazgeçilmiş bir oyuncaktı...

İlerlediM...

8 Ocak 2011 Cumartesi

bir konuK... bekLenen şarKı...



                          ocak 2011, istanbul

yağmuru seviyorum diyorsun,
yağmuR yağınca şemsiyeni açıyorsun...
güneşi seviyorum diyorsun,
güneş açınca gölgEye kaçıyorsun...
rüzgarı seviyorum diyorsun,
rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsuN...
işte, bunun için korkuyorum;
beni de sevdiğini sÖylüyorsun...

w.shakespeare

"korkularının üzerine giden herkes için yeni bir başlangıç diliyorum..."

harika kabadayı


                            araLık 2010, fatiH

bugünkü konuk  fotoğrafı; dışı klasik görünümlü içi ise parmakları gibi rengarenk, yeniliğe açık, kendine güvenli, japon sever aLbayım Harika' ya ait...

baLoda danS a katıldığı için kendisine çok teşekkür ediyorum...

5 Ocak 2011 Çarşamba

yaşLanınCa...

                  ocak 2011, fenerbahçe

yaşLanınca;

kış güneşinde,
güzel bir cumartesi sabahı,
denize doğru ayaklarımızı uzatıp çekirdek yemek için fenerbahçe parkı nda buluşaLım....

oLur mu?



özlemin yorumunu görünce bu fotoğrafın siyah-beyazını denedim. Hiç de fena olmadı sanki. Teşekkürler özlem...